PageB002

Rüzgarlımeşe İlköğretim Okulu Mezunları Derneği
DUYURULAR
İkinci Ruz.Med Genel Kurulu yapıldı. Dernek üyelerimizin katılımıyla 23 Ocak 2011 tarihinde Zonguldak Dernek Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıda yeni dönem hedefleri açıklandı. Genel Başkan Gökhan Güney'in konuşmasının ardından, üyeler kısa konuşmalarıyla değişen ve gelişen Rüz.Med'in tüm öğrencilere ve mezunlara hayırlı olmasını temenni ettiler.
Rüz.Medya
İnsan Kaynakları Merkezi'miz iş bulamayan Rüzgarlımeşe İlköğretim Okulu mezunlarına kariyer desteği sağlamaktadır. Başvuru için lütfen tıklayınız.
Rüz.Medya
Tüm hakları Rüz.Med'e aittir. Bu site Gesa Software Systems International tarafından oluşturulmuştur. © 2011
YORUMLAR
cok guzel ya ne gunlerdı be
Seçil Güneysu
coq haylazdm ama sizleri özledim yhaa simdi ise nasıl biriyim bende biLmiyorum kahretsin

Ergin Kaya
Ey gidi günler. Görünce daha ii anladım ki en hakiki arkadaşlıklar ve dostluklar bu zamanlardaymış. Gökhan ve Muhammet kardeşlerim emeğinize sağlık.:)
Emre Hekimoğlu
kaybolan yıllar sonradan değerlenirmiş geçte olsa anladık ama bir gerçek varki şu saniyeden sonra yaşadımız yılların hatta günlerin ve hatta saniyelerin değerini iyi bilelim zaman cabuk akıp gider ama asla geri gelmiomus bu anladım...
Gökhan Kurtoğlu
en hakiki dostlarım çok kısa bir süre orada kalmama rağmen orada oldu. Unutulabilir misiniz?
Gökhan Güney
HABERLER > MAKALELER
Tarih Tekerrürden İbarettir: Üçüncü Dünya Savaşı(Gökhan Güney Köşe Yazısı)
1914 yılında bir katil Saraybosna’da hedefini ıskalamış olsaydı, Birinci Dünya Savaşı bildiğimiz şekilde başlamayacaktı. Japonya, ABD yerine Rusya’ya saldırmış olsaydı savaş Amerika kıtasına sıçramayacaktı ve büyük olasılıkla Japonya’ya atom bombaları atılmayacaktı. Savaş, insanlığa, ülkelere ve doğaya zarar veren bir felakettir. Ancak, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya’nın intikam hırsı, Ortadoğu çatışmaları, Çin’in ve Hindistan’ın gelişmesi ilerleyen yıllarda dünya haritasını değiştirebilir. Elbette ki bunun olmasını aklı başında kimse istemez. Ancak, 1914 Haziran’ında olduğu gibi bir kıvılcım bütün öfkelerin açığa çıkmasına neden olabilir. Bakalım tarihten ders almış mıyız?
Olası bir Üçüncü Dünya Savaşı’nın çıkma olasılığı önümüzdeki on yıl için çok düşük. Bunun nedenlerini şu şekilde sıralamamız mümkün:
- Şu anda birçok ülke nükleer çalışmalara başlamış ancak tamamlayamamıştır. Nükleer çalışmalarını tamamlamadan ve yeterince savaşa hazır olmadan hiçbir ülkenin böyle bir riske girmeyeceği aşikârdır.
- Ülkelerde(en azından Avrupa’da) genç nüfus çok azdır. Olası bir savaş durumunda bu durum birçok ülke için dezavantaj olabilir.
- Şu anda hiçbir ülke (İsrail hariç) savaşı başlatan ülke konumunda olmak istememektedir.
Olası bir Üçüncü Dünya Savaşı’nın nedenleri neler olabilir:
- Su, savaşın en önemli nedeni olacaktır. Dünyada tatlı su rezervleri tükenmekte(doğal su kaynaklarının € i şimdiden tükenmiştir) olup sınırötesi akarsular ileride savaş nedeni olabilecektir. Tabii ki en büyük dilek bu sorunların barışçıl yollardan çözülmesi ancak durum insanlığa hayat veren su olunca değişebilir. Tuna nehrinden bugün ondan fazla ülke yararlanmaktadır. Uluslararası anlaşmaları hiçe saymanın olağan olduğu günümüzde Tuna nehrinin suyunun bir ülke tarafından kesilmesi büyük sorunlara yol açabilir,
- Din, olası savaşın diğer bir nedeni olabilir. Dinler arası çatışma bir dünya savaşına zemin hazırlayabilir,
- Nükleer güç: bugün birçok gelişmiş devlet nükleer çalışmalara başlamıştır. Ancak, devletler bu nükleer güçlerini denemek isteyecektir. Okyanuslarda yapılan denemelerle ülkeler birbirlerine gizli mesaj vermektedir. Sovyetler 30 Ekim 1961 tarihinde, SSCB, Novaya Zemlya'da Çar Bomba lakaplı 57 megatonluk bir nükleer bomba denemesinde bulunmuştur. Bu bomba Hiroşima'ya atılan atom bombasından 3800 kat daha güçlüdür. Oluşturduğu alev topu 965 km'den görülebilmiştir. Patlama anında oluşan şok dalgası Dünya çevresini 12 kez dolaşmıştır. Bu bomba insanlık tarihinde yapılan bombaların en güçlüsüdür,
- Kaynaklar, olası bir savaşın nedeni olabilir. Enerji ihtiyacı günümüzde hızla artmaktadır. Bu yüzden bazı devletler belli bahanelerle ve sağa sola saldırmaktadır. Buradaki saldırının amacı tabii ki de petrol gibi rezervleri ele geçirmektir,
- Kendini ispatlama: ülkeler diğer ülkelere ültimatom vermek amacıyla belli başlı küçük ve güçsüz ülkelere yapma nedenlere saldırıp diğer ülkelere gizli bir mesaj verebilir. Bu da bir büyük savaşa ortam hazırlayabilir.
Peki, olası bir savaş ne zaman olabilir? Bunun için kesin bir şey denemez ancak ABD’nin ve AB’nin yavaş yavaş güç kaybettiği ve Rusya, Doğu Asya, Türkiye’nin de içinde bulunduğu Orta Asya ve Brezilya yavaş yavaş güçlenmektedir. Bir zaman gelecek ki bu güçler eşitlenecektir. Ancak, savaşın bu güçler eşitlenmeden çıkacağını düşünmekteyim. Gelişmiş diye tabir ettiğimiz ülkeler, gelişen ülkeler kendi seviyelerine ulaşmadan bir şekilde onları durdurmaya çalışacaktır.
Şimdi savaş için ortada olan nedenler neler:
- İsrail’in ben büyüğüm, kimseyi tanımam şeklindeki geri kafalılığı,
- AB’nin çöküşe geçme süreci,
- ABD’nin yavaş yavaş inişe geçmeye başlaması,
- Çin ve Hindistan’ın güçlü ayak sesleri,
- Türkiye’nin Ortadoğu’daki gücü,
- İran’ın nükleer politikası gibi birçok neden olası bir savaşı “başlatan” olarak ileriki tarih kitaplarında yerini alabilir.
Sözün kısası, ne ben ne de başka birisi kesinlikle ama kesinlikle bir savaşın çıkmasını istemez. Savaş ülkeleri en az 20 yıl geriye götürür. Ancak, Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’ndan yola çıkarak olası bir savaşın oluşmasını sağlayan ortamları incelemeye çalıştım bu yazımda. Tekrar etmek istiyorum hepimiz savaşın en son çözüm olacağını biliyoruz ama tarih tekerrürden ibarettir. Umarım bu sefer böyle olmaz…